kına gecesi

kına gecesi

kına gecesi

kına gecesi

kına gecesi
kına gecesi

geleneksel olarak kadınların, düğünden önce kız evinde toplanarak, eğlenip, yiyip içip, oynayarak, geline kına yakarak gerçekleştirdikleri ritüeldi.
şimdi abartılarak konu aşıldı.
her gelinin bir tahtı var, tacı var, kınacı kızları (ne demekse) var. çığırtkan bir kadını(organizasyona dahil) var.tüylerle süslenmiş tahtta taşınarak getirilen, mor görkemli bindallısı içindeki gelinimiz, çığırtkanın
"geliyor, güzeller güzeli! aman da maşallah" sözleri ile yayıldığı tahtıyla arzı endam ediyor salona.
tahttan iner inmez, kınacı kızları ile bir oyun, bir oyun.
sonra tahtına geri döndürülen geline, alevler içindeki kınası getiriliyor.
gelin ağlatma seromonisi ardından gelinin kınası yakılıyor.
sonra vur patlasın, çal oynasın.
her yeri ayrı süslenmiş salonda, masaların üzerinde süslü paketlerde kına hediyeleri.
onlarda saraydan çıkmış gibi! pırıl, pırıl. ışıl, ışıl.

insan kendini yanlışlıkla muhteşem yüzyıl dizi setine gelmiş gibi hissediyor.
bir köşeden hürrem sultan da kınaya dahil olacak diye ciddi ciddi bekliyor.
çok özeniyorlar herhalde. başka açıklaması yok. böyle bir debdebenin başka açıklaması olamaz sanırım.
ya da gösteriş mi seviyoruz acaba?

genelde düğün seremonisinden önceki gece, kadınların toplanıp geline kına yaktığı, yöreye göre değişebilen adetlerin yapılıp vur patlasın çal oynasın gecesi.

(bkz:yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar)

deneme