yorgancı

çocuklarımızın unutacağı zanaatlardan biri daha
eskiden mahallelerde yorgan yapan yorgancilar vardi. tüm gün pencereli odada yere oturup yorgan dikerledi. üst yüzeyi saten olan içi yün dolu sağlikli ve doğal yorganlardı.
şimdilerde yorgancilarin sayıları azaldı.
çocukluğumuzda her mahallede bir tane olurdu. yünden, pamuktan yorganlar dikerdi ustalar. bazı mahallelerde hala var. ama çırak yetiştiremedikleri için yakında hiç kalmayacak yorgancılardan. onlarda teknoloji ile üretilen elyaf yorganlara yenik düştüler.
evlenecek kızın çeyizine el dikişi bir yün yorgan eklemek kimi bölge insanlarında bir gelenek olduğundan hala uğranılıp alışveriş yapılan zanaatkar.

bir kaç ay önce kız kardeşim evlendi. evlilik gündeme geldiği andan itibaren annem başlamıştı 2 yorgan yaptırsam yeter mi diye. kardeşim her defasında " annecim istemiyorum, kullanmayacağım ve yer kaplayacak " deyip deyip reddetti. düğün oldu bitti 4 ay geçti üzerinden ve annem geçen hafta muradına erdi nihayet. sonunda kardeşim peki demiş, yaptır bir tane. gittik mahalledeki yorgancıya. görüntülü arama ile renk seçimi yapıldığı sırada kardeşim ustaya " acaba ortasındaki o gül deseni olmasa olur mu? " diye sorunca, yorgancı usta kaşını kaldırıp " kusura bakma abla model değiştiremem, özelliği bu. gülü deseni işlemesem yorganın güzelliği ortaya çıkmaz " dedi ve konu kapandı. sipariş verildi ve çıktık yorgancıdan. annem de derin bir nefes aldı, kızına bir yün yorgan bile yaptırmamış utancını daha fazla taşımayacağı için.

edit: imla

deneme