kadın ve erkeğin, toplumda ve yasalar önünde aynı haklara, aynı imkan ve özgürlüklere sahip olmasıdır.
özellikle erkekler tarafından kadın erkek eşitliği genellikle " aynılık" ile karıştırılıyor. " allah allah, fizyolojimiz farklı, davranışımız farklı, bazı belirgin becerilerimiz farklı , nasıl kadın ve erkek eşit olabilir ki " deniyor. ben şunu yapabiliyorum, madem eşitsek sen de benim yapabildiğim bu şeyi yap o zaman gibi çıkarımlar yanlıştır. kadınlar " biz eşitiz, siz de çocuk doğurun " diyor mu?
bir de pozitif ayrımcılık denen bir şey var, bu da sürekli " eşitsek madem " klişesiyle bertaraf edilmeye çalışılıyor. nasıl ki çocuklara ve yaşlılar için gerektiği zaman pozitif ayrımcılığı gözetiyorsak kadınlar içinde bu yapılır. örneğin sıkış tepiş bir otobüste ayakta kalmış bir kadına, koltukta yer bulabilmiş bir erkek yerini verebilir. elbette bu bir zorunluluk değildir, ama pozitif bir ayrımcılıktır.
deneme