birleşmiş milletler tarafından 20 kasım 1986 tarihinde "çocuklara, çocukça yaşama hakkını tanıyan" maddelerin kabul edildiği gün.
detayları araştırırken bir isim dikkatimi çekti. çocuk hakları konusunda öncülüğü "çocuk nasıl sevilmeli" isimli kitabıyla janusz kosacz yapıyor. başlık açsam, dikkat çekmeyebilir, bu başlık altında yazmak istiyorum.
kosacz polonyalı bir yahudi, eğitimci ve yazar.kitabında çocuk haklarından bahseden ilk yazar. nazilerin polonya'ya girdiği 1942 tarihinde bir yetimhanede çocukların bakımı ve eğitimi ile ilgileniyor. dostlarının onu kaçırma taleplerini geri çevirip, çocukları bırakmıyor. bir sabah yetimhane basılıyor, kosacz çocukları sakinleştiriyor. dörderli sıra yapıp, bahçeye çıkarıyor. nazi askerleri arasında yapılan yürüyüşte, çocuklara kitaplardan ve oyuncaklardan söz ederek, çocukları korkunç sona, korkmadan yürütüyor. 192 çocuk, yardımcıları ve kosacz hemen gaz odasına sokuluyor ve bir daha kimse onlardan haber alamıyor. yıllar sonra kosacz 'e "iyi insan" ödülü veriliyor.
çocuklar iyi şeylere layıktır. bu değerli ve "iyi insan" hem yazıp, hem canıyla ödeyerek, fazlasıyla ispatlamış bu gerçeği.
peki, bizler ne yapıyoruz?