hatay'ın iskenderun ilçesinde babasının uyguladığı fiziksel şiddet sonucu hayatını kaybeden 6 yaşındaki yavru.
babası mehmet ali yılmaz bugün mahkemeden çıkan karar sonucunda ömür boyu ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı. diğer iki çocuğuna da sistematik işkence uyguladığı için altışar yıl daha ceza verildi. mahkemede pişman olduğunu söylemiş çocuğun ölümüne neden olan işkence aleti - elektirik süpürgesinin metal çubuğu - kanıt olarak sunulana kadar da " elimle vurdum kafasını yere çarptı "diyerek kendini savunmaya devam etmiş.
mertcan' ın avukatı mahkeme çıkışı yaptığı açıklamada karardan memnun olduklarını söylüyor ve " eklemek istediğim bir şey var " diyerek şöyle diyor " mehmet ali' de çocukken babasından çok dayak yemiş sistematik olarak gördüğü işkenceler sonucunda bugün olduğu insana dönüşmüştür. 'koruyamadığımız bir çocuk, koruyamadığımız başka bir çocuğu öldürdü. ' ve son olarak yetkililerden çocuk bakanlığının kurulmasına dair çalışmalar talep ettiğini ekliyor. oysa mertcan'ın yakınları yıllarca yargıya, resmi kurumlara dilekçeler ile başvurular yaptıklarını ve sonuç alamadıklarını söyleyip soruyorlar "kendilerine yalvardık, rica ettik bırakmayın diye. işte sağladığınız adalet bu. çocuğu öldürdükten sonra mı tutukluyorsunuz adamı?" avukat hanımın talep ettiği gibi bir bakanlık kurulacak olsa kendi başına mı hareket edecek yargı noktasında ki çözümü sağlayabilsin ?
bir de söylemek istemiyorum aslında, şu cümleyi kurmak buna dair düşünmek ve temelinde nasıl sorunlar olduğunu bile bile bu kadar yargılayıcı ve öfkeli olmak doğru değil biliyorum ama sorgulamadan da edemiyorum. anne de işkence görmüş o evde yaşadığı sürece ve bir şekilde adamdan ayrılmayı o evden çıkmayı başarmış. ama kendisi o evde yaşarken de çocukların işkence gördüğüne tanık olmuş, ya orada kalacak siper olacaksın yada o çocukları ama öyle ama böyle çekip çıkaracaksın o cehennemden. şartlar ne olursa olsun çocuklar güvende değilse anne onlardan bir metre dahi nasıl uzaklaşabilir anlayamıyorum!
deneme