bir
algı maniplasyon yöntemidir.
profesör mark leaper ve asistanı bir sosyal deney yapmak isterler ve bir markette 6 çeşit reçeli müşterilere sunarlar ve reçelleri deneyin isterseniz satın alabilirsiniz diyorlar.
ertesi gün ise tam 24 çeşit reçel koyuyorlar ve aynı şekilde isterlerse satın alabileceklerini söylüyorlar.
çok ilginçtir az reçel olan stantta satış oranı diğer 24 reçel olan standa göre çok daha fazla oluyor. az olan stantdta oran %38 iken 24 reçelin olduğu standta oran %2-3 e düşüyor.
yani insanlara ne kadar fazla seçenek sunarsanız, seçim oranı ve ilerleme o kadar az veya yavaş oluyor.
apple ürünlerinde de bu şekilde. bir ürün çıkarıyor ve bırakıyor. diğer markalar gibi (
samsıng,
huawei ) çok seçenek sunup seçimleri zorlaştırmıyor.
mesela bir dükkana gittiğinizde satıcı sizi maniple eder ve sorar bunu mu yoksa bunu mu kasaya bırakayım diye. siz aslında seçim yaptığınızı sanarsınız ama satıcı sizin adınıza zaten seçimi yapmış hedeflerini tutturmuş alacağı primi düşünürken siz de kaç taksit ödeyeceğinizi düşünürsünüz.
toplumlar üzerinde ise seçenekleri az hale getirip sonuca ulaşmanın daha kolay olduğu yönetim şekillerine yönlendirme daha rağbet görür.
demokrasi adı altında aslında seçime zorlayan bir sistemi işlettiğimizin farkına varılırsa aslında toplum üzerinde nasıl oyunlar oynandığının farkına varılabilir.
yıllardır çok partili sistemden neredeyse iki kutuplu sisteme geçtik. bu bizim için hem iyi hem de tehlikeli olabilecek durum