yoksulluk

kişi başına düşen milli gelir üzerinden hesaplanan ekonomik bir veri ölçeği ifade eder.
ekonomist değilim, açıklamaya kalksam hata yaparım.
yoksulluk gerçeğinin berbat bir şey olduğunu çok gözlemledim.
kış günü çorapsız, plastik terlikle mordan kırmızaya renk değiştirmiş bir yavruya çorap üzerine, bot giydirmeye çalışırken:
-örtmenim, (okul içinde gördükleri yabancı herkes öğretmen, onlar için.)
-örtmenim, çorap beni ısıttı, terliğimde var. botlar abimin olsa, olur mu? sorusu,

erzak ve oyuncak bulunan iki ayrı paketle gittiğiniz evde, çocukların oyuncaklara şöyle bir göz atıp, erzak paketini hayranlıkla seyrederek başında oturması.

altı çocuklu bir ailenin, zor durumda olduğu, çocukların pislikten yara içinde olduğu, kıyafetlerinin ve yatacak yerlerinin olmadığı haberi gelmişti. görev dağılımı yapıldı. çocuklar banyo yaptırıldı. sağlık muayenesinden geçirildi, yeni kıyafetleri giydirildi, eve halı ve yatak temin edildi. temizletildi ve düzenlendi. çocuklar eve götürüldüğünde, anne ağlayarak karşıladı.
"sarılsana çocuklarına" dendiğinde, "temizdir onlar" dedi.

yoksulluğun kısa manzaralarıdır bunlar dostlar, çok uzakta değil, istanbul'un kıyı köşe semtlerinde yaşanmıştır.