erkekimsi

erkek özellikleri az olan, kadınsı.

(bkz: efemine)
(bkz: ula ula emine)

depresyona girmek

uzayda tek başına kalma hissinin diğer adıdır. uzayda hızlar milyon kilometrelerle ölçülür . depresyondaki kişi için de öyledir he şey öyle hızlı akar ki bilemezsiniz. buna karşın hayat çok yavaş akıyor hissi verir. boşlukta savrulan astronot gibi sürüklenir gidersiniz.

kum havuzu

kış mevsiminde yazı yaşamak isteyen, kumdan kale oynamaya devam etmek isteyen çocuklar için boş bir alana kum dökerek, yapay olarak hazırlanmış, kum alanlarıdır.
çocuklar bütün bir kış yazı beklemek zorunda kalmadan kum eğlencelerine devam edebilirler.
bu kum havuzlarının nerelerde olduğunu görmek isterseniz;
(bkz: https://ergenbebek.com/istanbuldaki-kum-havuzlari-ve-adresleri/)

3. dünya savaşının gelip çatması

8 ocak 2020 gecesi 02:00 - 03:00 arasında iran'ın ırak'ta bulunan amerikan üslerini roketlerle vurması ile akıllara gelen hadise. çok fazla şey konuşuluyor. iran, abd'ye destek veren bütün ülkeleri hedefine almakla tehdit ediyor.

umarım bu lüzumsuz olay nükleer boyutlara ulaşmadan son bulur. dünya'nın sonunu getirme tehlikesi olan saçma sapan bir savaşı başlatacak kadar aptal canlılar olduğumuzdan endişe duyuyorum. gerçi dünyanın yok olması çok da umurumda olmaz ama öyle bir savaşın ardından hayatta kalma düşüncesi ürpertici. başka başka ülkelerce sağa sola savrulan tehditlere bakılırsa savaşın boyutu gerçekten dünya çapında gibi görünüyor.

misafir odası

o soğuk ve mesafeli bir alandı. evin bir parçası gibi hissettirmeyen, ev gibi kokmayan o odanın varlık sebebi misafirin mühimsenmesi miydi yoksa ev sahibinin itibar mıydı bilmiyorum ama çocukken evde en nefret ettiğim alan orasıydı. kapısı mütemadiyen kilitliydi. misafir gelince açılır ve biz çocuklar o odaya sadece misafirlere hoş geldiniz demek ve ellerini öpmek için girebilirdik.

çocukluğumuz boyunca bir kıçımızı koyup oturamadık o siktiğimin açık renk koltuklarına. duvardan duvara vitrindeki bibloları alıp bir inceleyemedik. misafir çocuğu prens, prenses muamelesi görür biz ayak altından çekilip mutfakta çay demleyip sofra kurar yemek hazırlar bulaşık yıkardık onlar gidene kadar. nasıl bir hiyerarşiydi, nasıl ötelenmek, yok sayılmaktı ! cahil ailelere doğmuş olmak, kız çocuğu olarak doğmuş olmak, üstelik birin üçün beşin üstünde sayıca fazla kız çocukları olarak orada olmak hakikaten dünyada insanın başına gelebilecek en boktan şeylerden biri. bazen kendime bir halt olamadın diyorum ama bunları hatırlayınca kendi alnımdan öpesim geliyor, bu alt yapıyla daha ne olacaktın en iyisi oldun olabileceğinin diyorum.

ne misafir odasıymış arkadaş, resmen üç başlı cehennem köpeği gibi geçmişin karanlığından hırlayarak üstüme atıldı.

filenin sultanları

ocak 11 yarı final maçında polonya’yı 3-2 mağlup ederek finale çıktığımız maçın 4.seti tekrar tekrar izlemelik.
böyle heyecanları yaşamayı ve sevinmeyi unutmustuk teşekkürler sultanlar.

hamilelikte yapılmaması gereken şeyler

sigara, alkol ve uyuşturucu kullanımının dışında;
işlenmiş gıdalar
çiğ et, yumurta
asitli içecekler tüketilmemeli.
özellikle ilk aylarda vücut sıcaklığını yükseltecek şeyler yapılmamalıdır. (bkz:jakuzi)(bkz:sauna)

kadın ne ister

kadın var kadın var. o yüzden istek var istek var yani. eski bir cici kızlar şarkısı vardı aklıma geldi. hayır dersem belki demek belki dersem evet anla çok söz söyler kadınlar evet demezler asla.
not: bu şarkı düşüncelerimi yansıtmamaktadır.

insan

katıldığım bir atölyede hocamın "insan sıkılan hayvan" diye tanımladığı canlı türü.
pek çok icadın, keşfin ve hatta insanlığı bir adım ileriye götürmüş olan tüm girişimlerin temelinde can sıkıntısı olduğunu düşünüyorum ben de oldum olası. bu nedenle insanın sıkılan hayvan olarak ifadesi benim için ideale yakın bir tanım oldu.

cam silme

akşamında ya da en geç ertesi gününde yağmur yağacağının garantisini verebileceğim eylemdir.

hep mi bana rastlar arkadaş.

vermeyen var mı

türkçe dilini esnetip, argo mana yükleyerek insanlara geri yansıtma işini benimseyenler için vazgeçilmez cümlelerden bir örnektir.

psikolojik savaş

pavlov' herkes bilir; köpeklere et verdiğinde kuyruklarını salladığını fark eder. her et verdiğinde zil çalar. bu sefer zil çaldığında köpeklerin sanki et verilecek gibi kuyruklarını salladığını fark eder ve buna şartlı refleks der. bir süre sonra zil çalıp et vermediğinde veya tam tersi olduğunuda reflekslerin zayıfladığını gözlemler.
günün birinde pavlov'un mekanını su basar ve ancak bir kaç köpek kurtulur. köpekler çok etkilenmiş ve canlarını zor kurtarmışlardır. tekrar et-zil deneyi yaptığında köpeklerin hiç bir tepki vermediklerini ve bütün şartlanmaları sildiklerini gözlemler.
psikolojik savaşın temeli ve kendisi budur.

bir kişi veya toplumu eğer yönlendirmek isterseniz şartlı refleksler oluşturursunuz. bugün kişi veya toplum olarak düşündüğünüz her şey aslında bir refleks sonucudur.
ne hangi evde kim, nasıl doğacağınızı seçtiniz ne de hangi dinden hangi anlayıştan olacağınızı... yaşıyorum dediğiniz herşey aslında bir refleksten ibaret. (bkz:öğrenilmiş kadınlık)

toplumlarda ise bu refleksleri kullanmak için diğer refleksleri zayıflatırlar. bunu en kolay yolu bir konuyu tartışmaya açmaktır. sizdeki refleksi kullanıp bir reflekssizlik yaratmak içindir bu. bir yerde bolluk varsa fiyat ucuzlar.
son dönemde tartışlılan konulara bakın hepsi bizim reflekslerimizi en aza indirmek için yapılmış şeyler.
bu konulara siyasi partiler, gazeteler , yayın organları televizyonlar vs hepsi çanak tutar. sonunda atılan yalana halk kendi inanır ve bir refleks oluşturur. bu sizin değil sizi yönetmek isteyenin refleksidir.
size ne zaman avrupa birliğine giriş, atatürk, kürtler, islam dini hakkında bir şey ortaya atıldığında başlarsınız kuyruk sallamaya.

afet toplanma alanları

arama motorunda bulunamayan ve e-devlet sistemine girip öğrenmek gerektiği bilgisi vatandaşa verilmeyen, olup olmadığı meçhul alanlardır.

tam 20 yıl geçti 99 depremi üzerinden ve biz bir arpa boyu yol alamamışız. ne mutlu bize.

salçalı ekmek

yapılan mahalle maçından sonra kazınan midelerin vazgeçilmez ödülü.
not: az biraz tereyağ konulması lezzete lezzet katar :)

soma

tunaqua

yaratıcı ve inatçı bir sözlük kişisidir.

angina pektoris

göğüs ağrısı demektir.

şiirseverler içinse nâzım hikmet'in aynı adlı şiirini akla getirir, ki o şiir de şöyledir:

yarısı burdaysa kalbimin
yarısı çin'dedir, doktor.
sarınehre doğru akan
ordunun içindedir.
sonra, her şafak vakti, doktor,
her şafak vakti kalbim
yunanistan'da kurşuna diziliyor.
sonra, bizim burda mahkûmlar uykuya varıp revirden el ayak çekilince
kalbim çamlıca'da bir harap konaktadır
her gece, doktor.
sonra, şu on yıldan bu yana
benim fakir milletime ikrâm edebildiğim
bir tek elmam var elimde, doktor,
bir kırmızı elma:
kalbim...
ne arteryo skleroz, ne nikotin, ne hapis,
işte bu yüzden, doktorcuğum, bu yüzden
bende bu angina pektoris...

bakıyorum geceye demirlerden
ve iman tahtamın üstündeki baskıya rağmen
kalbim en uzak yıldızla birlikte çarpıyor...

meghan markle

ingiliz kraliyet ailesine gelin olan aktris. suits'in rachel'i. ama fringe ile tanımıştım kendisini.
gelişiyle, geçmişiyle, yaşadıkları ile, hamileliği ile, kate ve saray mensuplarıyla ilişkisi ile bir hayli sansasyonel oldu. kafa tuttu düzene. sarayında o ulaşılamaz soğukluğu yıkılmış oldu.
mavi kan soyluluğunun da üzerini çizdiğine göre yaşasın markle.

hatta şu sıra bizim prens harry ağabeyi ile yollarının ayrıldığı ile ilgili bir açıklama yapmış.
sarayın içinde dönenleri hayal edemiyorum.

beklenen zirve

mekan konusunda geçen zirvede mutabık kaldığımız, sayın sözlük yönetiminin kafasının neden karışık olduğunu anlayamadığım zirve.
yine de haberlerinizi bekliyor olacağız!

python

python, nesne yönelimli, yorumlamalı, birimsel ve etkileşimli yüksek seviyeli bir programlama dilidir. özellikle machine learning alanında çok kullanılmaktadır.