cam silme

akşamında ya da en geç ertesi gününde yağmur yağacağının garantisini verebileceğim eylemdir.

hep mi bana rastlar arkadaş.
yağmur duasına çıkanların, bunun yerine evime gelip yapmaları gereken aktivite. her cam silindiğinde mutlaka yağmur yağar!
hep cam sildiğimde mi yağar yapmur?
ya da ben her yağmur yağdığında mı cam silerim?
eğer bu cam fransız cam ise ve evde çocuk var ise neredeyse her gün yapılan ev işidir.
çocuklar camlara ellemeyi pek seviyor zaar.
bende severdim.
ev temizliğinin bölüm sonu canavarıdır. her ne kadar işler içten dışa veya dıştan içe yapılmalı ama neresinde denk gelirse gelsin geçilmesi en zor bölüm.
yüksek katlarda ikamet ediyorsanız, yüzde yüz güvenlik önlemi alınmadan kalkışılmaması gereken iş. silmeyin, bırakın insanlar " camları da çok pis " desin, ardınızdan fatiha okumalarından iyidir.

şahsen 3. katta yaşayan biri olarak, sadece camların elimin rahatça ulaşabildiği alt kısımlarını siliyorum kedilerim sokağı berrak bir şekilde izleyebilsin diye. üst kısımları silip ne yapacağım, karşı komşunun evini mi dikizleyeceğim.
kendini temizleyen doğrama ve cam icat edilerek yok olmasını dilediğim fiil.

neden karşı komşunun camı temiz mi diye kontrol ederler?
açıkçası benim karşı komşumun her sabah 6 da cam siliyor olması bana sadece saatin kaç olduğunu hatırlatıyor onun titiz bir insan olduğunu değil .
zorlu ve bir o kadar da tehlikeli ev işidir. ofis ve mağazaların görselliği açısından da önemsenir.
mağazaları uzun boylu aparatlarla hallediyorlar görüyorum. gökdelenler için, dış asansörler kullanılıyormuş.
evde ve ofiste tam bir çile.
ofisimizi pırıl yapan bir kızımız var, o cama çıkıyor, benim yüreğim ağzıma geliyor.
evde kendim çıkıyorum, korkmaktan ziyade nefret ediyorum, bu kadar mı hızlı kirlenen bir alan olabilir? bugün sil, 2 gün içinde zaten ayni. sevmiyorum bu işi. yardımcı alsam cama çıkarmayı sevmiyorum. bir sakatlık çıkmasın diye. çok büyük sıkıntı sözlük, sorma yani.
alt katlarda oturanlar için nasıl da kolay nasıl da pratik bi eylemdir o

deneme