gucci
ışıltılı saçlar, hokka burun, beyaz ten, uzun bacaklar, güzel bir fizik, mavi yeşil gözlerden armineye.
gucci alıştırıldığımız güzellik anlayışı devrelerimizle güzelce oynamış, reklamın da mükemmelini yapmış olmuş.
kızcağızın etnik kimliğinden girip, fiziğinden çıkanlar olmuş sosyal medyada. ben sevindim. minicik kızların barbie bebekle başlayan, dayatılmış güzelleşme çabalarına çok üzülüyordum.
bir estetik cerrah röportajında, "operasyon yaşı 13-14e kadar indi" diyordu.
yapmayın, etmeyin. olduğunuz gibi çok güzelsiniz.
500t
nicki yeni kendisi eski sözlük dostlarından bir yazarmış. (güvenilir kaynak) yine, yeniden hoşgelmiş, iyi ki gelmiş, dolu dolu gelmiş.
emeğine, yüreğine, klavyesine sağlık.
okunmuş elma
ortaokul 'da çok sevimli bir arkadaşımız vardı. o zamanlar ortaokul da vardı! her sınav öncesi babaannesi tüm sınıfa pirinç okurdu. selami de tüm sınıfa okunmuş pirinçleri dağıtırdı. hepimiz kıtır, kıtır pirinçleri yer, çalıştığımız kadar notları alır, kerameti pirinçten bilirdik. çocuktuk.
filanca tarikatın, falanca hocası elma okumuş. bebeği olmayan ailelere dağıtılacakmış elmalar. kimi para karşılığı, kimi hayrına demiş elmaları.
her ne olursa olsun, bu nasıl bir uygulama, nasıl bir tedavi?
biz okunmuş pirinçleri kıtırdatırken 70lerde çocuktuk. şimdi uzay çağı, elektronik çağı, bilgisayar çağı. hepsini ortaya karışık yaşarken, okunmuş elmaya hoşgeldiniz.
inanan, güvenen, ümit bekleyen, umut eden ey ahali! yapmayın, etmeyin. elma sağlıklıdır. güzeldir. lezzetli bir meyvedir. ama okusanız amuda kalksanız da, size bir bebek vermez tek başına.
bunun tüp bebeği var, aşılaması var, ilaç tedavisi var.
onları deneyin. tıbba güvenin. doktora gidin.
sağlık kuruluşuna başvurun.
zavallı elmaya olduğundan büyük anlamlar yüklemeyin.
elektrik zammı
% 14,90 oranındaki zamdır sözlükçüm.
bak sözlükçüm önümüz kış, insanlar ısınmak zorunda. özellikle minik yavrular çok üşür. doğalgaz aldı başını gitti. kombi bize kötü, kötü bakıyor. yaklaşanı yakarım diye. minik elektrik sobalarıyla sadece ayaklarını ısıtıp, günü kurtaran insanlar var sözlükçüm, onu da yakamayacaklar. elektrik ödenmez fiyatlara ulaştı.
bir akıl versene sözlük. biz bu kış nasıl ısınalım? garip gureba ne yapsın sözlük?
ceren damar şenel
öğrencisi tarafından vahşice öldürülen, sanığın duruşması görülmeye başlandığında üstelik bir de iftiraya uğramış akademisyendir.
savunma avukatı "başkent üniversitesi hukuk fakültesi öğretim üyesi prof. dr. vahit bıçak. bıçak, aynı zamanda başbakanlık insan hakları danışma kurulu üyeliği ve başbakanlık insan hakları başkanlığı görevlerinde de bulunmuş eski bir akp milletvekili adayı."
vahit bıçak, ceren'in öğrencisi ile ilişkisi olduğunu, hatta öğrencisini ilişkiye zorlandığını iddia ederek, hukukçuları ayağa kaldıran bir savunmaya imza atmıştır.
adalet herkes için haktır. ama ceren'in ne yazık ki bu şansı yok.
çünkü ceren bir kadın. kadınsa mutlaka bir halt yemiştir değil mi? her türlü olumsuzlukla suçlanabilir. ah ne zormuş bu coğrafyada kadın olmak! nefes almamız bile suç sayılacak yakında sözlükçüm!
(avukat bilgisi : hürriyet gazetesinden alıntıdır.)
ilk rasathane'nin yıkılışı
takuyiddin efendinin rasathaneyi kurduğu dönemde, korkunç bir veba salgını olur. bağnazlar bunu rasathanede gökyüzü ile ilgili araştırmalar yapılmasına bağlar.
hatta bazı resmi olmayan kaynaklara göre, bazı din adamları, "meleklerin etek altlarına bakıyorlar" iddiasına kadar ileri giderler.
bu arada padişah ııı. murat
şeyhülislam'dan fetva ister. 'o izin verirse gözlemevi çalışmalarını sürdürecek, vermezse yıkılacaktı. şeyhülislam, gökyüzünün derinliklerini araştırmanın tanrı'ya şart koşmak olduğunu söyleyip gözlemevine karşı çıkar.bir gecede gözlemevi yerle bir edilir.
bir bilimsel araştırma daha, bağnazlığa yenik düşer.
alıntı :murat bardakçı ve biyografya)
takuyiddin efendi
tam ismi takiyüddin bin maruf-i olan osmanlı'nın en önemli astronomu 1521 yılında dünyaya gelmiştir. 1571 yılında ıı.selim tarafından saray müneccimbaşılığına atanan takiyüddin, 1574 yılında galata kulesi'nde gözlemler yapmaya başlamıştır.
1577 yılında hoca saadettin ve sokullu mehmet paşa'nın desteği ve padişah ııı.murat'ın fermanıyla tophane sırtlarında takiyüddin'in yönetimi altında bir gözlemevi olan takiyüddin'in rasathanesi kurulmuştur. ortaya çıkan bazı söylentiler sonucu takiyüddin'in rasathanesi 1580 yılında topa tutularak yıkılmıştır. yeni bir gözlemevi ise yaklaşık 300 yıl sonra kurulabilmiştir.
takiyüddin özellikle trigonometri alanında yapmış olduğu çalışmalar ile tanınmaktadır. takiyüddin sinus, kosinus, tanjant ve kotanjantın tanımlarını vermiş, ispatlarını sergilemiş ve cetvellerini hazırlamıştır. ekliptik ile ekvator arasındaki 23° 27' lik açıyı, 1 dakika 40 saniye farkla 23° 28' 40" şeklinde bularak o tarihte ilk kez gerçeğe en yakın ve doğru dereceyi hesaplamıştır.
johannes kepler'in hocası tycho brahe ile aynı dönemde yaşayan takiyüddin, hemen hemen brahe ile aynı gözlemleri yapmıştır. takiyüddin'in rasathanesi yıkıldığından dolayı çalışmaları son bulmuştur.
yaptığı çalışmalarla yaşadığı dönemin önemli isimlerinden olan takiyüddin 1585 yılında ölmüştür.
alıntı. biyografi.com
prof. dr. mikdat kadıoğlu
istanbul teknik üniversitesi (itü) uçak ve uzay bilimleri fakültesi meteoroloji mühendisliği bölüm başkanı ve itü afet yönetim araştırma ve uygulama merkezi müdürüdür.
1980 istanbul inşaat teknik lisesi; 1984 itü meteoroloji mühendisliği bölümü mezunu atmosfer bilimleri konusunda 1987'de master ve 1991'de doktorasını abd'nin missouri-columbia üniversitesinden almıştır
(alıntı sözcü gazetesi)
deprem seferberliği
marmara depremi üzerine çalışan afet yönetimi uzmanı
prof. dr. mikdat kadıoğlu , tüm yetkilileri acilen deprem seferberliği ilan etmeye çağırdı. istanbul’da beklenen büyük depreme dikkat çeken kadıoğlu, bir de imza kampanyası başlattı.
http://chng.it/pqjhbjqF
şehir eşkiyaları
bu tanımı hakeden tipler son yıllarda hızla türediler. en az iki veya daha fazla kişi dolaşıp sürü zihniyeti ile hareket ediyorlar.
silahlılar. bıçak, muşta, zincir, sustalı ve daha ağır abilerinde tabanca var. en büyük hedef yalnız kişiler. karanlık sokak, tenha köşe, boş parkları seviyorlar.
sürüleri dışında, hap ve uyuşturucudan cesaret alıyorlar. (hukuk inceleme raporundan)
en son örnek balıkesir şehir hastanesi'nde yaşanmış, küfür, kafir, hakaretler eşliğinde, devletin polisinin elinden suçlu arkadaşını alıp, gidiyor.
polis çaresiz arkasından bakıyor (!) görüntüler sosyal medyaya düşünce, tutuklanıyorlar.
sosyal medya olmasa adalet gerçekleşmeyecek neredeyse ülkede.
çok üzücü ve çok yaralayıcı bu durumlar.
elektronik sigara
ciğerleri hızla çökerten, hızla ölüme götüren bol dumanlı, sevimsiz alet.
afet toplanma alanları
bir büyüğümüze göre onbinlerce, bazılarına göre pek çoğu avm yapıldı ama bir gerçek var ki kimse doğru dürüst kendi toplanma alanını bilmiyor.
biz muhtarımızdan öğrendik. biri çocuk parkı, bir diğeri park, (tek doğru alan burası) diğeri otopark olarak kullanılıyor.
insanlar bu alanların neresinde toplanıp, çadır kurup, barınacaklar, zaman geçirecekler?
bu durum aklıma şu deyişi getirdi, "deveye sormuşlar, boynun neden eğri? ah ah! nerem doğru ki! demiş.
gsm şirketleri
deprem ardından, görevleri olan iletişimi sağlayamayarak, hepsi başarısız olmuştur.
bu kadar önemli bir olayın ardından yakınlarımdan haber alamayacaksam, ne işe yararsınız acaba?
şimdi de ücretsiz internet hediye ediyorlar. rüşvet için sağolun. biz iletişim istiyoruz. gerçek işinizi yapın. rüşvet sizin olsun.
deprem çantası
evdeki her birey için, birer çanta hazırlanmasında fayda vardır. çocuklarınız çanta taşıyamayacak küçüklükte ise, kendi çantanızda onlar için yer açın.
yukarıdaki betimde tarifi verilen deprem çantası uygun gibi görünüyor.
#2655
yalnız bir kaç ekleme yapmak isterim.
-el feneri yerine, kafa lambası daha uygun olur. elleriniz boş kalır. (eğitimlerden alıntı)
-çok kalın çoraplar. evden her neyle fırlarsanız fırlayın. ayaklarınızı korumak zorundasınız. (enkazda ilerlemek zorunda kalırsanız)
-tuvalet ve diğer atıklar için, naylon poşet. (çok miktarda)
bir de mutlaka portatif bir radyonuz olsun.
kullanmak zorunda kalmamak dileğiyle, mutlaka bir adet çantanız olsun.
-
istanbul depremi
kurumlar arası pazarlığa girişilmiş, 5.7-5.8-6.0 arası yaşanan depremdir.
ardından yüzlerce artçısı gelmiştir. duyan, duymayan, endişelenen, ürken, korkan, gerilen herkese geçmiş olsun.
ülkemizin deprem kuşağında olduğu gerçeğini unuttuğumuz ve bu konuda son derece bilinçsiz bir toplum olduğumuz için payımıza hep panik, korku, endişe düşüyor
çok haklıyız. ne yapacağımızı bilmiyoruz, nereye gideceğimizi bilmiyoruz, iletişim neredeyse sıfır oluyor, trafik keşmekeş, yetkili ve etkililer ortada yok! binalarımızın durumu meçhul! dolayısıyla depreme hiç bir zaman hazır değiliz. hepimize büyük geçmiş olsun.
quş ağacı
yaşanmışlıklarını o kadar güzel kaleme alıyor ki, o kadar duygulu yazıyor ki! sürekli yazsın, okuyalım dediğim yazar.
lütfen daha sık yazın olur mu?
15 yaşında ölmek
denizli'de bir pastanede malzeme taşırken, asansörde sıkışmış bu yaştaki bir evlatcık.
15 yaşında top oynanır,bilgisayar oyunu oynanır, belki okuldan kaçılır, bazen kafeye gidilir, belki yaşıtın bir kıza bakılır gizliden gizliye, köşe başında arkadaşlarla sohbet edilir.
ölünmez ki çocuğum, ölünmez!
huzur içinde uyu olur mu? fırsatın olursa biraz da oyun oyna.
yedigöller
bolu 'da doğa harikası milli park alanı.
"yedigöller ismi bilinen efsanelere göre 7 ayrı aşk hikayesi barındırır... bu yedi gölün bulunduğu yere 7 aşık çift gelmiş. bunların her biri bir yere ayrılmış. büyük gölün olduğu yerde en büyük çift. küçük gölün olduğu yerde ise en küçük çift kamp yapmış. sazlıgölde ise damat geline sürekli saz çaldığı için sazlıgöl olmuş. nazlıgöl'de de gelin damada sürekli naz yaparmış bu yüzden orası nazlıgöl olmuş. masal bu ya 7 aşık çiftin yerine 7 tane göl.
büyükgöl, küçükgöl, deringöl, incegöl, nazlıgöl, sazlıgöl, seringöl olmak üzere 7 aşığa adanmış 7 göl. "
alıntı :bolu gazetesi
greta thunberg
greta thunberg 3 ocak 2003’te doğdu. greta ağustos 2018’de iklim değişikliği ile savaşılmaya hemen başlanması gerektiği konusunda protestolara başlayan isveçli bir eylemci. “iklim için okul grevi” ile medyanın dikkatini çekmeye başlayan thunberg, o zamandan beri iklim aktivistliği yapmaktadır.
birleşmiş miletler iklim zirvesinde,
yaptığı konuşmasında “benim hayallerimi, benim çocukluğumu çaldınız. yok oluşumuzun başındayız. siz ise sadece paradan konuşuyorsunuz. nasıl cüret edersiniz?” kısmı ise en çok beğenilen ve herkesi şaşırtan bölüm oldu.
alıntı :sözcü gazetesi
sonbahar
eylülle birlikte havalar yavaş yavaş değişmeye başladı. sabah akşam yaşanan serinlik, okulların açılması hep bu mevsime denk geliyor.
yazlıklar boşalıyor, şen kahkahalı akşamlardan, derin sessizliklere bürünüyor tatil beldeleri.
şehirler farklı mı? hayır! balkon sohbetleri, açık camlardan süzülen müzik sesleri susuyor yavaş yavaş.
herkes içeri çekiliyor, kabuğuna çekilir gibi.
çocuk parkları, ağaçlık alanlar daha boş, daha ıssız.
salıncaklar rüzgarla sallanıyor artık.
evet! geldi işte! sonbahar!